Web3 sektörü yeni güvenlik zorluklarıyla karşı karşıya: on-chain saldırılardan fiziksel tehditlere

Son zamanlarda, tanınmış bir dijital varlık ticaret platformu veri sızıntısı olayıyla karşılaştı ve bu, Web3 güvenliği üzerine sektörde geniş bir tartışma başlattı. Bir blockchain güvenlik uzmanı, dijital varlık yatırımcılarının gizlilik konusuna özellikle duyarlı olduğunu belirtti çünkü kripto varlıkların özellikleri onları suçluların tercih ettiği hedef haline getiriyor. Bu görüş, mevcut endüstri güvenlik ekosisteminin temel çelişkisini vurgulamaktadır: on-chain savunma teknolojileri sürekli olarak yükselirken, fiziksel dünyadaki tehditler yeni bir zayıf halka haline gelmektedir.

Blockchain ağ güvenliğinin genel seviyesi yükselmiş olsa da, suçlular bu durumu durdurmamıştır. Aksine, sürekli olarak savunmanın zayıf noktalarını araştırmakta ve yeni saldırı yolları aramaktadırlar. Bir güvenlik şirketinin yıllık raporuna göre, oltalama saldırıları zincir üzerinde en yaygın ve en etkili saldırı yöntemi haline gelmiş, geçen yıl yaklaşık 1.05 milyar dolara mal olmuştur. Bu trend, saldırganların basit teknik açıklarından daha kolay gerçekleştirilebilen ve yüksek getiri sağlayan saldırı yöntemlerine, örneğin sosyal mühendislik ve fiziksel tehditlere yöneldiğini göstermektedir. Son dönemde sıkça yaşanan veri sızıntıları ve fidye olayları, tek noktadan korumanın kapsamlı bir şekilde sağlanamadığını daha da ortaya koymaktadır.

Güvenlik asla tek boyutlu bir yarış değil, sürekli evrilen bir saldırı ve savunma oyunudur. Sektör, teknoloji şirketleri, hükümet organları ve kolluk kuvvetlerinin iş birliğini içeren daha geniş bir güvenlik iş birliği ağı kurma çağrısında bulunuyor. Örneğin, Fransa hükümetinin Web3 çalışanları için acil bir hat açması, gelecekte on-chain savunma, veri gizliliği koruma ve fiziksel güvenlik önlemlerinin bir araya getirilmesi gerekeceğini işaret ediyor; bu da "dijital ve fizikselin iç içe geçtiği savaşla" başa çıkmak için gereklidir.

Web3 sektöründeki kaçırılma vakalarının artmasıyla birlikte, giderek daha fazla dijital varlık sahibi koruma hizmetleri, örneğin koruma görevlisi arayışına girmeye başladı. Dijital varlık sahiplerine fiziksel güvenlik ve istihbarat hizmetleri sunan bir firma, daha fazla danışma aldıklarını belirtti; bazı müşteriler uzun vadeli işbirliği yapmayı seçerken, daha fazla yatırımcı daha proaktif güvenlik talepleri ile başvuruda bulunuyor.

Web3 yatırımcılarının fiziksel güvenlik riskleri, geleneksel finansal müşterilerden farklıdır. Kamusal blok zinciri ağları, varlıkların anında ve anonim bir şekilde aktarılmasına olanak tanır, bu da demektir ki, bir yatırımcı özel anahtarını veya erişim iznini zorla teslim etmek zorunda kaldığında, fonlar birkaç saniye içinde kaybolabilir ve neredeyse geri kazanma olasılığı yoktur. Geleneksel banka hesapları hırsızlık durumunda, kolluk kuvvetleri genellikle hesapları dondurarak veya diğer önlemlerle mağdurlara kayıplarını telafi etme konusunda yardımcı olabilir.

Çevrimiçi güvenlik önlemlerinin sürekli olarak yükselmesiyle, bazı saldırganlar daha doğrudan fiziksel tehditlere yönelmeye başladılar. Bazı güvenlik uzmanları, Web3 sektöründeki hızlı gelişmenin, ağ savunmalarını aşmayı son derece zor hale getirdiğini ve bu yüzden suçluların varlık elde etmek için fiziksel saldırılar yapmak zorunda kaldıklarını belirtiyor. Güvenliğe olan bu yüksek hassasiyet, sektör liderlerinin güvenlik harcamalarına da yansıyor. Örneğin, tanınmış bir borsa geçen yıl CEO'sunun kişisel güvenliğine yaptığı harcama, geleneksel finans ve teknoloji devlerinin CEO'larından çok daha yüksekti.

Bu artan tehdidi karşılamak için bazı ülkelerin hükümetleri acil önlemler almaya başladı. Örneğin, Fransa İçişleri Bakanı, Web3 sektörüne öncelikli acil ihbar hattı kuracaklarını ve Web3 yöneticileri ile ailelerine güvenlik kontrolü ve koruma önerileri sunmak için seçkin polis birlikleri organize edeceklerini açıkladı. Bazı büyük blok zinciri konferansları da güvenlik önlemlerini artırdı, sadece yerel polisle işbirliği yapmakla kalmayıp, aynı zamanda çok sayıda kamu kurumunun, özel kuvvetlerin ve özel güvenlik şirketlerinin koordine edilerek potansiyel tehditlere karşı önlem alacaklar.

Ancak, bu tür sorunlar yalnızca bir ülkeye özgü değildir. Bir Bitcoin güvenlik uzmanının uzun süre bakımını üstlendiği açık veri tabanı, yalnızca bu yıl dünya genelinde dijital varlık sahiplerine yönelik 20'den fazla fiziksel saldırı olayı kaydedildiğini göstermektedir.

Koruma hizmetlerinin yanı sıra, bazı güvenlik şirketleri zırhlı araçlar, ev güvenlik değerlendirmeleri ve sosyal medya izleme hizmetleri de sunarak müşterilerin istemeden konum bilgilerini ifşa etmelerini önlemeye yardımcı olmaktadır. İnsanlar dijital servetin gerçek dünyada riskler de getirebileceğini giderek daha fazla fark ettikçe, kapsamlı güvenlik koruma talebinin daha da artması muhtemeldir.