Ceza Savunmasında Teknik Tarafsızlığın Uygulaması Üzerine Bir İnceleme
Son yıllarda, teknik hizmet sunan programcılar veya teknik ekiplerin cezai sorumlulukları nedeniyle karşı karşıya kaldığı birçok vaka dikkat çekti. Bu tür davaların ortak noktası şudur: "teknolojik tarafsızlık" gerekçesiyle, sanıkların daha hafif bir ceza alması, cezanın azaltılması veya hatta beraat etmesi sağlanabilir mi?
Bu makale, yurtiçi ve yurtdışındaki tipik vakalardan yola çıkarak, teknolojik tarafsızlık ilkesinin tarihsel gelişimini ve yargı evrimini sistematik olarak inceleyecek, Çin hukuk sistemindeki bu ilkenin uygulanma tutumunu ve yargılama standartlarını analiz edecek ve ceza davalarındaki savunma düşüncelerini ve hukuki sınırlarını tartışacaktır.
Teknolojik Tarafsızlık İlkesi'nin Kökeni ve Gelişimi
Teknoloji tarafsızlığı ilkesi, ilk olarak ABD patent hukukundaki "genel mal ilkesi"nden kaynaklanmaktadır. 1984 yılında ABD Yüksek Mahkemesi, "Sony davası"nda bu ilkeyi benimseyerek, Sony video kaydedicisinin "açıkça non-ihlal amacı" taşıdığına ve dolayısıyla ihlale yardımcı olmadığına hükmetmiştir; bu da teknolojik yeniliğin koruma sınırlarını belirlemiştir.
2005 yılındaki Grokster davası, "aktif teşvik kuralını" belirleyerek, teknik tarafsızlık ilkesinin uygulanabilir sınırlarını yeniden şekillendirdi. Bu dava, Sony kuralının mekanik uygulanmasını aşarak, "niyet standardı"nın teknik tarafsızlık savunmasındaki merkezi konumunu tesis etti.
90'lı yıllarda, P2P dosya paylaşımı gibi teknolojilerin gelişimiyle birlikte, Amerika Birleşik Devletleri "Dijital Bin Yıl Telif Hakkı Yasası"nı yürürlüğe koydu ve internet hizmet sağlayıcılarına telif hakkı ihlali sorumluluğundan muafiyet sağlayan "güvenli liman ilkesi"ni tanıttı.
Teknolojik Tarafsızlık İlkesi Ülkemizde Gelişimi ve Uygulaması
Ülkemizde, teknolojik tarafsızlık ilkesi internet düzenlemesi, fikri mülkiyet ve elektronik delil kuralları gibi birçok alanda geçerlidir.
Fikri mülkiyet alanında, 2006 yılında "Bilgi Ağı Yayın Haklarının Korunması Yönetmeliği" Amerika'nın "güvenli liman ilkesi"ni benimsemiş, "bildirim + kaldırma" ilkesini belirlemiştir. Aynı zamanda "güvenli liman ilkesine" istisna olarak "kırmızı bayrak ilkesi" eklenmiştir.
Ülkemizdeki tipik davalar arasında iQIYI'nin Morgan Stanley'e karşı internet reklam engelleme haksız rekabet davası, Pan-Asia Şirketi'nin Baidu Müzik Kutusu'na karşı ihlal davası gibi davalar bulunmaktadır. Bu davalar, teknolojik tarafsızlık ilkesinin fikri mülkiyet alanında geniş bir uygulama alanına sahip olduğunu göstermektedir.
Ancak, teknik tarafsızlık ilkesinin ceza adaleti alanında uygulanabilir bir alanı var mı? Bu daha fazla tartışmayı gerektiriyor. Ceza davalarında bir savunma gerekçesi olarak teknik tarafsızlığın geçerliliği, bir sonraki araştırmanın odak noktası olacaktır.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
9 Likes
Reward
9
6
Repost
Share
Comment
0/400
BankruptcyArtist
· 4h ago
Ha Geliştirici Köpeği Kurşun Yiyor Serisi
View OriginalReply0
LiquidityNinja
· 4h ago
Programcılar hapis mi yatacak?
View OriginalReply0
HorizonHunter
· 4h ago
Bu engel, yazılımcılar için çok zor...
View OriginalReply0
FloorPriceWatcher
· 4h ago
Web3 geliştirmek suç mudur?
View OriginalReply0
PessimisticOracle
· 5h ago
"Teknik tarafsızlık" tuzağını aşırı güzelleştirmeye dikkat edin
Ceza savunmasında teknolojik tarafsızlık ilkesinin uygulanması ve zorlukları
Ceza Savunmasında Teknik Tarafsızlığın Uygulaması Üzerine Bir İnceleme
Son yıllarda, teknik hizmet sunan programcılar veya teknik ekiplerin cezai sorumlulukları nedeniyle karşı karşıya kaldığı birçok vaka dikkat çekti. Bu tür davaların ortak noktası şudur: "teknolojik tarafsızlık" gerekçesiyle, sanıkların daha hafif bir ceza alması, cezanın azaltılması veya hatta beraat etmesi sağlanabilir mi?
Bu makale, yurtiçi ve yurtdışındaki tipik vakalardan yola çıkarak, teknolojik tarafsızlık ilkesinin tarihsel gelişimini ve yargı evrimini sistematik olarak inceleyecek, Çin hukuk sistemindeki bu ilkenin uygulanma tutumunu ve yargılama standartlarını analiz edecek ve ceza davalarındaki savunma düşüncelerini ve hukuki sınırlarını tartışacaktır.
Teknolojik Tarafsızlık İlkesi'nin Kökeni ve Gelişimi
Teknoloji tarafsızlığı ilkesi, ilk olarak ABD patent hukukundaki "genel mal ilkesi"nden kaynaklanmaktadır. 1984 yılında ABD Yüksek Mahkemesi, "Sony davası"nda bu ilkeyi benimseyerek, Sony video kaydedicisinin "açıkça non-ihlal amacı" taşıdığına ve dolayısıyla ihlale yardımcı olmadığına hükmetmiştir; bu da teknolojik yeniliğin koruma sınırlarını belirlemiştir.
2005 yılındaki Grokster davası, "aktif teşvik kuralını" belirleyerek, teknik tarafsızlık ilkesinin uygulanabilir sınırlarını yeniden şekillendirdi. Bu dava, Sony kuralının mekanik uygulanmasını aşarak, "niyet standardı"nın teknik tarafsızlık savunmasındaki merkezi konumunu tesis etti.
90'lı yıllarda, P2P dosya paylaşımı gibi teknolojilerin gelişimiyle birlikte, Amerika Birleşik Devletleri "Dijital Bin Yıl Telif Hakkı Yasası"nı yürürlüğe koydu ve internet hizmet sağlayıcılarına telif hakkı ihlali sorumluluğundan muafiyet sağlayan "güvenli liman ilkesi"ni tanıttı.
Teknolojik Tarafsızlık İlkesi Ülkemizde Gelişimi ve Uygulaması
Ülkemizde, teknolojik tarafsızlık ilkesi internet düzenlemesi, fikri mülkiyet ve elektronik delil kuralları gibi birçok alanda geçerlidir.
Fikri mülkiyet alanında, 2006 yılında "Bilgi Ağı Yayın Haklarının Korunması Yönetmeliği" Amerika'nın "güvenli liman ilkesi"ni benimsemiş, "bildirim + kaldırma" ilkesini belirlemiştir. Aynı zamanda "güvenli liman ilkesine" istisna olarak "kırmızı bayrak ilkesi" eklenmiştir.
Ülkemizdeki tipik davalar arasında iQIYI'nin Morgan Stanley'e karşı internet reklam engelleme haksız rekabet davası, Pan-Asia Şirketi'nin Baidu Müzik Kutusu'na karşı ihlal davası gibi davalar bulunmaktadır. Bu davalar, teknolojik tarafsızlık ilkesinin fikri mülkiyet alanında geniş bir uygulama alanına sahip olduğunu göstermektedir.
Ancak, teknik tarafsızlık ilkesinin ceza adaleti alanında uygulanabilir bir alanı var mı? Bu daha fazla tartışmayı gerektiriyor. Ceza davalarında bir savunma gerekçesi olarak teknik tarafsızlığın geçerliliği, bir sonraki araştırmanın odak noktası olacaktır.